Dev hizmet! Duydum ki nebülizatör (nebuliser) ile difüzörün (diffuser) farkını bilmiyormuşsunuz. İşte bunlar hep dile sonradan giren kelimelerden ötürü! Hemen ikisine Türkçe isim uydurdum. Nebülizatör: Üfürgeç. Sıvı halde olan ilaçları buhar haline getirir ve hastanın solunum yollarına iletilmesini sağlar.
Difüzör: Tüttürgeç. Dağıtıcı, yayıcı. Bildiğiniz buhurdanlık. Benimki elektrikli. Ekleyin içine uçucu yağları (lavanta mesela), tütsün mis gibi. Duruma/ihtiyaca göre, konuya odaklı, eczaneden alınma yağ olsun. İçmeyiniz, tüttürünüz. Neyi ne zaman tüttürmek, avuçlara sürüp koklamak veya sürmek gerekir hk, aromaterapi uzmanı doktor veya eczacınıza danışınız. Acemiyim.
Vaktiyle az mı kullandık otomatik pıstlayan makineler. Koridora ayrı, banyoya ayrı, ayakkabılığa ayrı. Seneler sonra ise, eski iş yerimde “kurumsal koku” adıyla, geldi oturdu her kata dev bir alet. Bütün gün parfümlü yoğun bir buhar çıkıyor. Öksürmekten bitap düşüyorum. Sinek ilacının parfümlüsü, başka bir şey değil! Ben bunu şirket doktoruna yazmaz mıyım? Elbette, yazdım. Dünya tatlısıdır, hak da verdi. Rapor mu almam gerekir; şirketi, bunu kullanmamaya ama etkin bir havalandırmanın yeteceğine ikna etmeye? Fişi, mecburen her gün çekerim o aletten dedim. Bulaşmadılar. Ama bina taşınınca, halılara gücüm yetmedi. Ev tozu akarı alerji raporumu sundum; “ev tozu denilmiş; iş yerine dair not yok bu raporda” demez mi esprili İK? Ba ba. Zıpıra bak. Sahi, “İş yeri tozu” ne ola? Sanırsın Muhsin Emmi yanıt veriyor. Amerika’dan gelmişmiş o halılar, anti-alerjikmiş bir de. Yani? Benim ciğerim, aynı katta 3 kişinin gözü niye alarm veriyor? Ne günlerdi. Neyse, konu dağıldı. Bildik sloganımı patlatıp konuya döneyim: HUMAN ARE NOT RESOURCES.
Özetle; nebülizatörle bu sene tanıştık. Kaan bronşit olunca da “iyi ki almışız” dedik, şu an ilacını onunla veriyoruz; yoksa alelacele almamız gerekecekti. Yalnız bunun da türleri var(mış). Mesela bizimki kompresörlü; traktör sesiyle çalışıyor, gece dozunu yapmamıza Kaan izin vermiyor, ürküyor, sıkılıyor. Biz satın alırken elzem değildi; çok araştırmadan eşim (the homo economicus) en ekonomik neyse onu almış. İş görüyor elbette ama çocuklar sessiz, küçük, taşınabilir olanları seviyor. Ultrasonik modeller öyle. Şimdi bir de ondan aldık. Yalnız yağlı ilaçları (kortizon) ultrasonik olanlarla veremiyorsunuz. İhtiyaç halinde, ne tip ürün gerektiğini doktorunuza danışmanız en iyisi.
Bugün de böyle. 🙋
Hamiş: Bu noktada, nebuliSer mi nebuliZer mi diye anket yapardım; ama yok. Onu da İngilizler düşünsün.