‘Aynalar’a başlıklı ilk sohbetimiz hâlen konuşuladursun…Dr. @teoman.karadag ile yeni sohbetimiz yayında.
İzlenme rekorları kıran ilk sohbetimizi şu linkten izleyebilirsiniz — https://youtu.be/WL9fC_0VtVI
Yeni videoda Teoman Karadağ ile neler konuştuk?
Aynalar; nerede, nasıl bulunmalı?
Evdeki kuru çiçekleri atmalı!
Metalden uzak, ahşaba yakın…
Mutfakta cam tabakta sarı-turuncu meyveler olmalı.
Kan portakalı yağı?
Portakal kabuklarını atmamalı. Daha parazitlere füze atacağız…
Mimar Sinan neden portakal kabuğu koklardı?
Neden bilhassa yeme-içme ile alakalı bir iş kuruyorsak “markamızın” son harfi S olmalı?
Polyesterden nefret ederdim; oldum olası keten, yün ve ipek severim. Pamuk da uygun. Haklıymışım. Bunlar, en “fraktal” yani yaşam alanını destekleyen seçimler!
Pestisit deposu olmadığına emin olduğumuz portakal kabuklarını, birkaç gün kalorifer üstünde kurutup rondodan geçiriyoruz. Günde 3 kez, kabuk parçacıklarını da en sonda yiyecek şekilde, çay halinde içiyoruz. Sıcak suya atıp bir tık kaynatarak…Hatta ilaveten sabah aç karnına kişi, kendi avucu kadar çiğ kabak çekirdeği yer ve bu çayı da gündüz 3 defaiçerse, 3 günde döker diye bahsetti eğitimde hocamız. Videoda detay yok diye buraya ekledim. Tadı güzel vb diye her gün içmeye gerek yok elbette. 3 gün.
Asidi arttıran duygu ve düşünceler? Hırs, öfke, kıskançlık, endişe, korku, kibir…
Yine hap gibi bilgiler ve bol konulu bir sohbet oldu. Bu defa fırtına yok, ses net. Şifa olsun hepimize.
Kanalıma abone olmak için şu linki tıklamanız yeterli — http://bit.ly/30h5Gvi
