Diyorum ki her aralık ayında adettendir “ömürlük” fayda sağlayacak bir “Asrın Sohbeti” iliştirmek şuraya.

Lakin kanala koysam silinir, ceza ile kalmaz kapatılır.
Ne yapalım? Yine bloga koyduk mecburen.

Konu ne?
Türkiye’de, hatta iddia ediyorum, “bu kapsamda dünyada” bir benzeri olmayan söyleşimiz hazır.
Sn. Doç. Dr. Cüneyt Konuralp bizlere; çocuk felci, kızamık, çiçek ve İspanyol gribini, gerçek veriler ışığında, 6 yaşında çocuğa anlatır gibi anlattı.
Görelim bakalım yanıltıcı kaynaklarla manipülasyon neden ve nasıl oluyor ve nasıl dolandırıldı tüm dünya…
Literatürde “…..ların koruyuculuğu veya hastalığı yeryüzünden silmesi” konusunda neler çevrilmiş, insanlığı yanlış yönlendiren ve sahte (!) verilerle, zihnimize neler kazınmış…
Peki orijinal görseller ve grafikler nelermiş esasen? Yeminine sadık bir hekimden duyalım.

Ben böyle fedakârlık nadiren gördüm ve bunu göze alabilen tüm hekimlerimize mikrofon uzattım.
Hocamıza teşekkürlerimizi iletiyorum.
Çok kişinin rahatı bozulacak kuşkusuz; ama çok kişiye de ışık tutacak.
Hekimlerimiz ve sağlık personelimiz başta olmak üzere, tüm anne babaları ve bağışıklığını önemseyenleri, izlemeye ve paylaşmaya davet ediyorum.

1 video tüm söyleşiyi içeriyor; 3 bölüme ayrılmış diğer videolar ise izleme kolaylığı için eklendi. Sırasıyla izlemeniz çok ÇOK önemli.
Mutlaka videoyu kaydetmenizi, saklamanızı öneririm.
Zira bloga da epey saldırı oluyor.
Benzersiz ve çok kıymetli.
DİKKAT: Nesiller boyu gerekli bilgi içerir!

Çivisi çıkmış dünyada, sahile dağılmış deniz yıldızlarıyız hepimiz.
Birimiz ayılsak kar.
Bu vesileyle, artık lütfen uyanık kaldığımız bir sene olsun 2024. Bizde kutlama böyle.

Tüm Video 1. Seçenek

Tüm Video 2. Seçenek

Video Bölüm 1-2-3

Video Bölüm 2

Video Bölüm 3

Doç. Dr. Cüneyt Konuralp’in Tüm Yazıları >>>

YAZI 1- Bağışıklığın takibinde antikorlar doğru kriter mi?

YAZI 2 – Aşısızların mutasyona sebep olup aşılıları riske attığı doğru…?

YAZI 3 – Mutasyon halka algılattırılmaya çalışıldığının aksine, KÖTÜ DEĞİL, İYİ…

YAZI 4 – mRNA Aşılarındaki Grafen Meselesi

YAZI 5 – Dr. Cüneyt Konuralp’ten okuyucularım için özel derleme

YAZI 6 – Corona Gündeminde Sansür, Bilgi Kirliliği ve Gerçekler

YAZI 7 – Antikorlarla ilgili Saklanan/Bilinmeyen Gerçekler

YAZI:8 Yeni varyant Omicron (NU) üzerine

YAZI 9: Omicron varyantı iyi mi, kötü mü? Ne olacak şimdi?

YAZI 10: Plasebo, Nosebo ve Sebo etkileri ve Pandemi ile ilişkileri

YAZI 11: SÜRECİN SONU

YAZI 12: BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN GÖRMEZDEN GELİNEN YANI

YAZI 13: AYNA NÖRONLAR VE YÜZ TANIMA SİSTEMİ: FARKLI İNSANLAR YARATTIK

YAZI 14: AŞILARIN İÇERİKLERİ VE AŞILARLA İLGİLİ BİLİMSEL ÇALIŞMALAR

34 YORUMLAR

  1. Merhaba, videonun 2. Kısmında Cüneyt hoca Polionun yapılan ilaçlamalar sebebiyle ortaya çıktığını söylüyor. Peki geliştirilen aşılar hangi virüsü baz alarak geliştirildi? Eğer polio virüsten kaynaklanmıyorsa yapılan aşılar sonucunda neden vaka görülmesi artmış?

    • Soru için teşekkür ederim Gökçenur Hanım… Polio aşılarının nasıl üretildiğini açıklayayım size. Ağır polio belirtileri (felç vs.) gösteren hastalardan (omurilik sıvısı, kan gibi) alınan örneklerin hayvanlara zerkedilip bu hayvanların polio belirtileri göstermesinden sonra öldürülüp omurilik dokusu örnekleri maymun böbrek hücresi kültürüne ekilip çoğaltılıyor. Daha sonra da 14. yazımda belirttiğim aşamalar içinde aşı hazırlanıyor (daha önce de defalarca açıkladığım üzere, dünyada tek başına izole edilebilen hiçbir virüs yok. Ancak, o virüsle infekte olduğu varsayılan hücrelerin kültürlerini yaparak bahsi geçen virüsü de çoğalttığınızı varsayabiliyorsunuz )… Ortaya çıkan sıvının içerdiği toksin ve belki de milyonlarca alakasız antijen nedeniyle bedeni zehirlemesi ve bağışıklık sisteminin ayarını mahvetmesini (yani yan etkilerini) bir yere bırakın. Sonuçta omurilik dokusunda “poliomyelit” olarak adlandırdığımız kliniğe sebep olan nörotoksinden bol miktarda var (zaten omurilikteki motor sinirleri etkilediği için buradan alınan -virüs niyetine- örneklerle de DDT veya diğer nörotoksinleri aşı karışımında yoğunlaştırmış oluyoruz)… Daha sonra bu aşıyı yapınca da hastaya bol miktarda nörotoksin vermiş oluyoruz… Bunun sonucunda bazı hastalarda injeksiyondan sonra dakikalar içinde dahi felç oluştuğu görülmüş (etken bir mikrop olsa bu kadar hızlı etki etmesi imkansız)… Aşının yapıldığı hastanın toksin temizleme sistemi ne kadar zayıfsa o kadar kolay etkileniyor ve Polio kliniği gelişiyor, yani vakalar artıyor… Burada en üzücü olan şey de, normalde Polio ile hiçbir alakası olmayacak olan hastalara bizzat Tıp mensupları tarafından bu nörotoksin içeren sıvıların verilip ciddi riske sokulmuş olmaları… Zaten adamlar o yüzden aşılama furyası başlamadan önce 24 saat içindeki iki muayenede görülen felci polio teşhisi için yeterli görüyorken, aşılama sonrasında bu kriteri -inanılacak gibi değil- 60 güne çıkarttılar… Ancak, bu major teşhis kriteri değişimi, bazı vakaların özellikle başka isimlerle kaydedilmesi veya hiç bildirilmemesi veya aşısızlarda olmuş gibi gösterilmesi gibi manevralara rağmen resmi rakamlarda yine de vakalarda artış görülmüş… Bunu tamamen maskeleyemediler…

  2. Soluksuz izledim.. Bu kadar cahil kalmamıza da ağladım açıkçası. 2 aylık evladımın aşı sonrası alerjik semptomlar göstermesi sonucu araştırmaya başladım ve Merih hanımı buldum sonrasında Alişan bey ve Cüneyt beyi dinledim yazılarını okudum özellikle yazılarını okuduğum ilk günü anlatamam başımdan aşağıya kaynar sular döküldü bu kadar kör nasıl yaşadık yaşatıldık.. Zararın neresinden dönersem kardır hesabı aşı yaptırmaya son verdim zaten bebeğim de dayanamazdı. Büyük çocuğuma tüm aşılarını yaptırdım hayatımın pişmanlığı oldu keşke bilseydim..İki evladı olan bir anne olarak çocuklarımı bu sistemden korumaya çalışıyorum. Aşıyı reddettiğimde ölüyorum desem yüzüme bakmayacak hemşireler 2 kez evime geldiler il sağlık müdürü dahi aradı beni…Bir diyetisyen olarak bu süreçte mesleğimi de sorgulamaya başladım şimdi diyorum ki ben yeni uyandım.. Ne kadar ömrüm var bilmiyorum ama Merih Hanıma ve mesleğim itibariyle etrafımdaki insanlara bile anlatamadığım bu konuları çıkıp tüm kanıtlarıyla anlatan Cüneyt Beye duacıyım. Yolunuz aydınlık olsun ayağınıza taş değmesin. Bir bilim adamı olmanın ne demek olduğunu hatırlattığınız için, taraf olmadığınız için, şeffaf olduğunuz için bu kadar emekle araştırma yaptığınız için ve daha sayamadığım bir sürü şey için sonsuz teşekkürler saygı ve minnetle…

    • Offf Merih hanım ben ne izledim öyle, harika bir söyleşi harika bir video, değil 3 saat 5 saat ve hatta daha fazlası da olsa bıkmadan severek izlerim muhteşem bilgiler, emeklerinize sağlık her ikinizin de, herşey için sonsuz teşekkürler ( kitabı da okumuştum bu arada) saygılar…

  3. Aldiginiz bu riski, Cüneyt hoca gibi hepimiz görüyoruz. Ve bunun için minnettariz. Bilgiye
    ulasmanin bu kadar kolay oldugu bir çagda elbette bizi kendi halimize birakmayip, gerçekleri gizlemeye calisacaklardi, olan tam da bu. Demek ki gerçek bilgiye ulasmak o kadar da kolay degil aslinda. Gören göz, duyan kulak lazim. Bize GÖZ KULAK oldugunuz için çok ama çok tesekkürler.

  4. Bir sağlık personeli olarak soluksuz izledim. Harika 🌸 iki değerli insana da teşekkür ediyorum, Allah razı olsun hakikati ortaya çıkardığınız, vesile olduğunuz için. 10 yıl içinde 15 aşı beraberinde başka etkenlerle ülseratif kolit oldum özellikle tetanoz aşısının çok etkilediğini gördüm. Hacca gittim, giderken 3 aşı oldum ama orada çok iyi olmuştum Cüneyt hocanın başka bir sohbetinde zemzemin grafenle bağlantısını dinledim ve taşlar oturdu yerine. Gerçekten çok istifade ediyorum söyleşilerden. Kitabı da okudum. Merih hanımla, paylaşımlarıyla daha önce tanışmış olmayı dilerdim ama şükür ki oğluma hiç aşı yaptırmadım. Allah hepimizi iyi insanlarla karşılaştırsın 🤲🏻 Tekrardan teşekkür ediyorum.

  5. Videoyu izlerken kulaklarıma inanamadım.. Hocam doğar doğmaz yapılan hepatit aşıları için kabul edilemez gibi bir şey demiştiniz.. Ben hepatit b taşıyıcısıyım aman bebeğe geçmesin diye doğar doğmaz serum gibi bir şey verdiler immu glubün mu neydi doğru adını yazamadım kusura bakmayın.. Sonra elbette aşılar.. Yaptırmasak çocuk hepatit pozitif olur diye çok korktuk çünkü havuza bile bu testle alıyorlar.. Bu konuya açıklık getirseniz ne güzel olur.. Alişan hoca değinmişti aslında ama bunun testte pozitif olması sorun oluyor her yerde engel her işinize.. Doğal bağışıklıkla yani sütten geçince yine teste pozitif çıkar mı? En çok bunu merak ediyorum. Her şey için teşekkür ederim iyiki varsınız

    • Ayşe Hanım… Maalesef Hepatit markerları dediğimiz bazı antijen ve antikor testlerine, ifade ettikleri amacın veya anlamın çok dışında yorumlar atfediliyor ve sonucunda nasıl PCR (+) sonuç bir etiketlemeye hizmet ediyor ise, bunlar da aynı amaca hizmet etmiş oluyorlar… Zaten benim antikorlar konusundaki düşüncelerimi artık herkes biliyor. Antijenler konusunda da benzer düşüncelere sahibim…Sizde Heaptit ile ilgili bir antikor var ise, bu hamilelik sırasında veya sütle besleme sırasında bebeğe geçebilir (ve geçsin de; bu kötü bir şey değil). Ancak, anne hamilelik öncesinde hepatit geçirmiş veya hatta hamileik sırasında geçiriyor da olsa hiçbir şekilde adaptif immün sistemi gelişmeyen bir bebeğe Hepatit aşısı yapılmasını doğru bulmuyorum. Hamilelikte aktif infeksiyon var ise, hiper İmuunglobulin verilmesi -yine çok sıcak bakmasam da- düşünülebilir; zaten size de verilmiş…

  6. Son derece etkileyici bir sohbet, uzun ve ciddi emek verilmiş , yıllar boyunca sağlık adı altında nasıl uyutulmuşuz.Merih hanım size ve Cüneyt hoca’ya sonsuz teşekkürler, Allah razı olsun.

  7. Gerçekten her ikinizde Cennetliksiniz. Çok teşekkür ederiz. Bu bilgiler ile, bu video ile kaç bin tane ufak can kurtardınız, kurtacaksınız. Emeğinize sağlık, bugün tüm hayır dualarımız size.

  8. Sevgili Merih hanım ve çok kıymetli Cüneyt bey emeğiniz için nasıl teşekkür etsem azdır, muazzam bir emek veriyorsunuz gerçekten çok ama çok teşekkür ederim nasıl kıymetli hayati önem arz eden bir yayın keşke bunları yıllar önce bilseydim ama maalesef ki bütün aşılarımızın özelde yapılmasıyla özel aşılarımızın bile yapılmasıyla gurur duyan bir toplulukta büyümek zihnimizi yıllarca kör bırakmış, gerçi hakiki tereyağıyla ve zeytin yağıyla büyümüş bir nesile margin ve kanola iteleyen bir sistem neler yapmaz ki daha doğrusu nasıl yapmamaz ki… Kıymetli Cüneyt bey özellikle bir sözünüze yürekten katılıyorum ve gurur duyuyorum bir hekimin bunu dile getirmesinden ‘ hayvanlara (herhangi bir canlıya) bu şekilde zarar verilen bir sistemden nasıl iyi bir şey çıkabilir ki’ cesaretinizden ötürü tebrik ve teşekkür ederim.
    Ve çok kıymetli Merih hanım o kadar kıymetlisiniz ki sizin yüce gönüllülüğünüz ve sürekli yılmadan bıkmadan bizi doğrulara götüren yollara taşları dizmekten vazgeçmeyişiniz taktire şayan, canı gönülden teşekkür ve dua ederim. Kaç yıl oldu saymadım ama iyiki sizi tanımışım. Videoyu indirebilirsiniz demiştiniz ama ben indiremedim şayet mükemmel bir arşiv Cüneyt hocamız muazzam bir emek sarf etmiş nesillerce aktarılmalı bu bilgiler keza her an kandırılmaya ve üstü örtülmeye müsait bir sistem içerisindeyiz.

  9. Ben hala izliyorum henüz bitiremedim. Bir şok daha yaşamış bulunmaktayım. İspanyol gribinin ispanya’da başlamamış olması…
    Bir daha bana aşı güzellemesi yapan olursa hiç çenemi yormayacağım direk bu videoya yönlendireceğim.
    Cüneyt hocayı da Merih hanımı da hayranlıkla izliyorum.
    İyi ki varsınız.

  10. Cüneyt hocam videoda anlattıysanız ve ben orayı atladıysam affola, bir sorum olucak.
    İspanyol gribi için, yapılan deneyler sonucu bulaş olmadığı saptandı dediniz. Sadece aşı olanlarda bu hastalık seyrediyordu. Fakat avrupa’ya, amerika’dan gelen ticaret gemileri ile yayıldı dediniz. Buradaki yayılma nasıl gerçekleşti? Avrupadaki insanlara da mı aşı deneyleri yapıldı?

    • Merhaba Gül Hanım… Öncelikle çok güzel bir soru sordunuz… Bir insanın aldığı bir bilgiyi analiz etmesi ve ikna olmadığı veya çelişkili gördüğü yerlerle ilgili soru sorması ne kadar güzel birşey. Size bunun için de ayrıca teşekkür etmek isterim.
      Sorunuza gelince… Evet, aşısız insanların bu hastalara maruz bırakıldıktan sonra dahi hastalanmadıklarını gösteren çalışmalar varken yoğun aşı deneylerine maruz kalmış olan Amerikalı askerlerin gittikleri yere bir bulaşıcı hastalık götürememiş olmaları gerekir. Burada sanki bir çelişki var gibi, değil mi?
      Lakin, aslında bir çelişki yok. Daha ziyade, benim söyleşi sırasında yoğun konular içinde eksik bıraktığım veya yeterince açıklamadığım bazı detaylar var. Bu vesile ile de bu eksiğimi kapatmış olayım.
      Amerikan halkına savaş sonrasında çok kısa süre içinde yapılan14 kadar aşı haricinde özellikle ülke dışında olan Amerikan askerlerine yapılan başka deneysel aşıların da bu felaketin başlamasında büyük payı oldu… Bu deneysel aşıların başında da savaş dönemi ve sonrasında yapılan ve insanlığa”Para-tifo” adını verdiğimiz tuhaf bir hastalığı hediye eden “Tifo aşısı” bulunuyor (Tifo ve Sarı Humma aşıları öyle bir fiyasko ile sonuçlandı ki, sonrasında hiçbir zaman rutin aşılamaya dahil edilemediler)… İspanyol gribi adını verdikleri sözde salgın sonrasında, özellikle ülke dışına giden askerlere ve ticaret gemilerinin mürettebatlarına seyahat öncesinde yine bu Tifo aşısı da dahil olmak üzere birçok aşı yapıldığı gibi, bu askerlerin ve tüccarların gittikleri ülkeler de Amerikan hükümetinin kontrolunda olan aşılama kampanyalarına zorlanıldı veya belli propagandalarla yönlendirildiler diyelim. Başta, Avustralya, Yeni Zelanda, Fransa ve İngiltere askerleri ve olabildiğince sivil halk olmak üzere çoğu insan İspanya gribi adı verildiği için Avrupa’dan köken aldığını düşündükleri ve en çok vakaların görüldüğü Amerika’dan gelen insanların bunu yayabilecekleri endişesi ile- en azından sözde daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olabilmek için fazla fazla bir sürü aşı olmaya yönlendirildiler. Ve çoklu aşılamanın getirdiği yoğun toksin ve antijen yükü Amerikalılar’ın ve onlarla birlikte aşıların ulaştığı heryerde hasta insan patlamaları ile kendisini gösterdi.. Ben bu salgınla ilgili ikinci ve üçüncü dalgaların da kuvvetlendirilmiş yeni aşılama kampanyaları ile bağlantılı olduğunu düşünüyorum… Ancak, İspanyol gribi için spesifik bir aşı olmadığı ve bünyeleri güya sağlam tutmak için (!) farklı türde aşılar kullanıldığından bu tezimin doğruluğunu göstermek için eski kaynaklar üzerinde çok detaylı bir tarama ve araştırma gerektiriyor. Ancak, o kadar da vaktim yok artık; bunu da bir başkası araştırsın diyorum. Lakin belli de olmaz; bu konularda deliliğim tutarsa, işimi gücümü burakıp böyle bir dedektifliğe de girişebilirim :)).
      Kuşkusuz, aşısız olan veya kısa sürede multipl aşılara maruz kalmayan insanlardan da hastalananlar oldu; ancak bunlar genellikle daha çok ağır toksikoz yüzünden bağışıklıkları çok bozulduğu için fırsatçı infekisyonlara yakalanan kişilerden hastalık kapan kişilerdi ve tek başına onların istatistiğine baksak hiçbir zaman bir salgının standart paternine uymadığını görürüz…

  11. Muazzam bir çalışma olmuş elinize emeğinize sağlık canı gönülden teşekkür ederim.
    Tıp alanında herhangi bir konumda değilim sadece kardeşimin egzama rahatsızlığı ile başlayan araştırmalarımın beni buraya kadar sürüklediğini söyleyebilirim. Cüneyt hocam kitabınızı okudum ve tekrar baştan okumaya başladım hatta keşke başka kitaplarda yazsanız bu kadar açık ve net izahlar yapan başka biri ile karşılaşmadım hatta sağlık sektöründe olanlara soru sorduğumuzda cevaptan çok aşağılayıcı bir tavır ile manipule ediliyoruz maalesef. Kitabınızı da yayınınızı da daha hangi sözlerle takdir edebilirim bilemiyorum ama daha fazla kişiye ulaşması için elimden geleni yapacağım. Kıymetli Merih hanım bu yolda yılmadan ,usanmadan neme lazım demeden çalıştığınız için çok teşekkür ederim dilerim emeklerinizin mükafatını iki cihanda alırsınız.

  12. Canım Merih, arkadaşımın çocuğu lösemi olmuştu. Arkadaşım yani baba kişisi Türk, anne Rus. Çocuğa ateş düşürücü dahi vermemişler. Ancak Rusya’ya gitmeden önce kkk ashisi yaptırmışlar. Rusya’da kaldıkları binada kızamık salgını olunca çocuğa 2 doz kızamık ashisi daha yapılmış. Sonra maalesef lösemi gelişmiş. Babası bana aynen böyle anlattı. Şükür tedavi oldu ama elbette çok zor bir süreçti.

  13. Selamlar.. 2021 Eylül Ayı eşim işyeri baskıları ve telkinleri nedeni ile 2.doz Malum aşıyı oldu. Olmak zorunda kaldı.. 10 gün sonra aşı bölgesi kötülük kemiği altı ve boyunda, koltuk altında nohut ve fındık boyutlarında şişkinlik oluştu. Genel Cerrahi Uzmanı ilk olarak aşı olup olmadığmızı sordu ve bu tür şikayelerin olduğnu ve 1-2 ay içinde küçülme olmazsa biyopsi yapılabileceğini söyledi. Biraz rahatladık aşı yan etkisi ve gelip geçer düşüncesi ile.. Aralık ayı geldiğinde lensler biraz küçümsedi geçmedi ve bu arada genizbakıntısı ve öksürük şikayeti ile Göğüsbhastalıkları bölümüne gittiğimizde karanlık bir tünele girdik. Dr. Deniz akıntısını borakın şimdi.. Akciğeleriniz 2-3 litre su toplamış ve portakal büyüklüğünde leke görülüyor.. Zatürre -Verem-Akciğer CA olabilir! 😨dediğinde 18 yaşında ve 4 yaşındaki kızlarımız gözümün önüne geldi.. Onların gözyaşları,hayatlarının mahvoluşu bin türlü düğü, düşünce.. Ne olacak şimdi?! Derken zatürre iğneleri 1 hafta kullanıldı sonuç vermedi.. Keşke Zatürre olsaydı.. Dr. Verem olabilir ya
    tedaviden hastalığa yanda hastalıktsn tedaviye başlayalım dedi..biz hazırvdeğildik Biyopsi ye ve kötü sonuca..Verem ilaçları kullandık 60 gün geçmişti verem savaş ta çektiğimiz röntgen de ne şu seviyesi azalmış ne de leke yok olmuştu..artık kaçacak yer yoktu. Dr. Biyopsi Biyopsi şart dedi ve üzülerek, ağlayarak,teskin ederek tedirgin bir halde izmir Suat Seren Göğüs Hastalıkları hastanesinde ince iğne (iiab) biyopsi olduk.. Bu arada bu süreçte alternatif tıp ürünleri, paketleri vb. Kullansakta büyük bir değişiklik görmedik. Yapılan ince iğne ve Tru cart(kalın iğne) biyopsi sonucu Göğüs Hastalıkları Prof. Dr Yavuz bey Patoloji sonucunu yüzümüze okudu Kötü ama beklediğinden iyi olduğunu Korktuğu Akciğer CA olmadığını Hodgkin Lenfoma hastalığı olduğunu ve Akciğer ile kıyaslanacak kadar bir Kanser olmadığını söyledi ve Soluğu Hematoloji bölümünde aldık.. Yorumlarda Yaşlı ve ve başarılu bir prof. Olduğu yazılam İsmet hoca hadtalığın 4.evre olduğnu söyleyince biraz moralimiz bozuldu..ama 7-8 aydır disiplinli Kemoterapi aldık. Ve son kemoyu 1 hafta önce aldık.. 4 ay önceki ara pet raporunda tüm vücut Lenfler-Alciğer-kemiklerdeki tutulumların %50 regrese olduğu ve gerilediği görülmüştü.. Bakalım 2 hafta sonraki Pet ne diyecek?! .. Ez cümle bu yaşadığmız dönemde d3 k2, karahindiba ekstratı, Curcumin ekstratı, gümüş, iyot, boraks, kuercetin, magnipore mağnezyum , pro polis (yurtdışı) tablet, ökse otu, kekik,düz yapraklı aslan pençesi, Alman lahana turşusu, pancar kvas, dmso, reishi mantar ekstratları, Suyu iyonize eden Orp ve PH düzeyini artırıp canlı Suya dönüştüren cihaz ve damlalar kullanıp, şekersiz beslendik. Asidik dana eti ve inek peynirini azalttık.. Kime, kimi şikayet edeceksiniz?!

  14. Çok yorgunum.. Samimiyetsiz bir samimiyet hali var insanlarda..Bunun adını iyi geçinmek,idare etmek koymuşlar ve evet kral çıplak diye bağıran bir çocuk büyümüyor hiç içimde..Buna iki yüzlülük diyorum hemen ,idare etme ,iyi geçinme falan değil bu,tamamen sahtekârlık diyorum..Yine çemberin dışında kalıyorum pek tabii..Hiçbir kümenin elemanı olamadım bu yüzden..Etkisiz eleman olmayı yeğ tutuyorum..Kümelenmek istemiyorum zati hiçbir topluluğa..Çoğunlukla selâm dahi vermek gelmiyor içimden..
    İşte en basit insan ilişkilerinde bile bu kadar yalan dolan var iken,kapitalizm kümesinin kesişen ve birleşen alt kümelerinde samimi ilim,samimi fayda olur mu hiç?.Sistem kendine uymayanı ,uyduramadığını ,sindiremediğini patojen olarak görmez mi?
    Zaten herşey bu “görmek “yüzünden..Bakar görmez,bakmaz gördüğünü sanır..Görür,gösteremez..Bilmez ,bildiğini sanır..Sanrılar içinde insanlık..Sürekli bir uyku hali..Uyanmaya bir direniş..Neyse ki sizler gibi gönüllü “uyandırma servisleri” var hâlâ..
    İlminize,hâlâ anlatabiliyor oluşunuza sağlık..
    Hayat kısa,maskeler düşüyor..

  15. Cüneyt bey kızım 4 yaşında maalesef ki şimdiye kadarki aşıları yaptırdım fakat videonuzu izledikten sonra aşı yaptırmamak konusunda daha da kararlı hale geldim. Hemşire her gün arıyor ısrarla aşı için. Ne yapmalıyım

    • Benide arıyorlar bende yaptırmıyorum ve hiçbirşey imzalamıyorum yaptırmadıpın için nezama ki onlar yan etkilerini doğru düzgün açıklarrlarsa ozaman bende imzalarım niye imzalayım ki onlar aşılarken asıl imzalatmaları gerek

  16. yaaa inanamıyorum çok iyi bir çalışma müthiş bir emek ağzım açık dinledim başından sonuna çok teşerkür ederiz cüneyt hocam iyi merih sizinle tanıştırdı iyiki varsın merih saygılar

  17. Merih hanım sizi ve Dr Cüneyt beyi tebrik ediyorum. Allah sizden razı olsun. Sizin Kitaplarınızı okuyacağım inşallah benimde 3 çocuğum var ve 2 sinin tam aşılarını yaptırdım maalesef yurt dışında yaşarken ama 3. çocuğumda bende araştırmalar sonucu yaptırmadım aşıları. Hatta türkiyede bu konu ilgi igili çok bilgi bulamadım ama yurt dışında çok aşı karşıtları var araştırmalar var. Buna rağmen türkiyede komşumun torunu oldu ve ben onlara bu aşıların zararını anlattım onlarında dünürleri doktor olduğu halde yapılsın aşılar daha güvenli demişler. Benide bir ara tedirgin ettiler 5 yaşında 3. çocuğum okula başlarken hepatit B 2 doz aldık sonra kestim bana mantıksız geldi ve otizmli çocukları görünce ve bir komşumuz bana diyince almanyada bir çocuk, çocuk felci aşısı sonra felç olduğunu yaptırmadım ve asla yaptırmam artık ve herkesi uyarıyorum özellikle yeni doğum yapanları. Sizinle bağlantıda kalmak istiyorum. Ve Kitaplarınızı okumayı hedefliyorum. Daha fazla bilgi her konuda Covid ve diğer hastalıklar olsun Beslenme ile ilgil olsun her konu hakkında Bilgilendirilmekten memnun olurum.

    Bende Robert Denironun çocuğu otizm olmuş ve Belgesel çevirmiş burdan bilgim olmuştu “Vaxxed from Cover up to Catastrophe” diye bir Belgesel sonra yasaklamışlar gösterimini.

    Tekrardan Allah her ikinizin emeğinde razı olsun.

    Size nasıl iletişim halinde olabilirim bu sayfadan mı yanıtlarsanız sevinirim…

    Bende kendi çapımda ufak olsada araştırmalarımı burdan paylaşırım…

    Mesela Netflix’te bir Belgesel var Weed the people diye buda kanserli çocuklarla alakalı ve Kenevirin faydalarını anlatıyor çok önemli bir konu

    SElamlar

  18. Sosyal medya da bir grup sayesinde aşılarla ilgili gerçekleri okudum hamileydim ikinci çocuguma aşılarını yaptırmadım. Şuan 6 yaşında. Ama 34 haftalık prematüre doğdu. Menenjitle alâkalı vakalar önüme düştükce korkuyorum açıkcası. Keza kızamık yine.Çocuguma immün yetmezlik konusunda aklıma şüpheler düşüyor

  19. Dr. Cüneyt Bey ile daha çok video bekliyoruz Merih Hanım, özellikle menenjit ve tetanoz aşılarıyla ilgili.
    Ayrıca kızamık ve kabakulak gibi hastalıklarının tedavileri nasıl olmalı ile ilgili videolar gelirse çok memnun oluruz.
    İyiki varsınız.

  20. Kızamık ve Kabakulak gibi hastalıkların doğal tedavileri nasıl olmalı? Komplikasyonsuz atlatman için neye dikkat etmeli? Menenit ve tetanoz aşıları mantıklı mı? Değerli hekimimiz dr. Cüneyt bey ile bu sorulara da yer verirseniz çok seviniriz Merih hanım

  21. Aşılar konusunda şu ana kadar en verimli bulduğum kaynaklardan biri oldu bu yayın. Cüneyt hocaya yaptığı bu denli sistematik araştırma ve sunumdan dolayı çok teşekkür ediyorum. Bu yayından sonra hala anlamayacak insanlar için yapacak bir şey kalmış mıdır bilmem. İnşaallah çocuklarımızı bu bozuk sistemin kötülüklerinden korumaya çalışabiliriz.

  22. Harika bilgiler ama daha çok yeni bir bayanla tanıştım Ankara Etlik Hastanesi’nde m tedavi görmüş Oglu raporlarını da gönderebilirim .9aylikken menenjit kapmış Allah’a şükür yaşıyor ama çok bedel ödemisler hasar birakmis kadının bana söylediği ilk şey keşke menenjit aşılarını yaptirsaydik oldu.asili olupta menenjiti bu şekilde hasarla mi atlatiyor çocuklar bilmiyorum sadece çok korkuyorum ben devletin aşılarını yaptırdım 6.aya kadar soena bir daha yaptırmadım çünkü her aşı sonrası cocukda negatif şeyler gözlemledim bı anda kanlı kaka başladı 4.ay aşısında mesela .süt alerjisi çıktı. Vs vs. Ama bu menenjit hikayesi beni çok korkuttu meningokok.

  23. Ben grafiklerin kaynaklarının isimlerinin nerede yazdığını bulamıyorum varsa lütfen görmeme yardımcı olabilir misiniz.. kaynaklara ulaşmanın maliyetli ve meşakkatli olduğunu söylediniz tabi fakat tıp fakültesi bazı öğrenci arkadaşlarımız konuyu derinden araştırmak ve okumak istediklerinde yalnızca videonuzu gönderebildim..

  24. Merhaba

    Cüneyt hocam grafikler insanın aklını başından alıyor. İnanılır gibi değil
    Grafiklerden sonra aşının nasıl yapıldığını okuyunca hücre kültürü v.b.
    biyolojik atık mantığını kapasitemiz yettiğince anlamaya çalışınca taşlar yerine oturuyor.

    Her aşının mantığı benzer olmasına ve bu mantığı anlamama rağmen merak ettim verem ile ilgili ben mi atladım görmedim bilemiyorum aşısı yada hastalığından yada grafik analizinden bahsetmemişsiniz.

    Veremi ve aşısını bu sınıfa sokmamanızın bir nedeni mi var ?

    Veremle ile ilgili ve aşısı ile ilgili düşüncelerinize de paylaşırsanız sevinirim.

    Emeğinize alın terinize sonsuz saygı ve hayranlık duyuyorum bizler sizin ve Alişan Yıldıran hocanın hazır paylaşımlarını okuyup araştırırken yoruluyoruz sizler bunları derlerken kim bilir ne kadar yorulmuş emek harcamışsınızdır.

    Tekrardan emekleriniz ve cesur duruşunuz için minnettarız ve teşekkür ederiz.

    • Merhaba, mesajınızı yeni gördüğüm için çok geç yanıtlayabiliyorum. Kusura bakmayın… Videoda Verem (Tüberküloz) da vardı. Ancak, kaçırmışsınız sanırım. Yine de önemli değil. Çünkü yeni çıkan “Bağışıklığın arka bahçesi 2” kitabımda videoda anlattıklarımı daha detaylı ve referanslı olarak okuyabilirsiniz. Tabii ki Tüberküloz da kitapta anlatıldı…

  25. Cüneyt hocam merhaba, benim 5,5 yaşındaki kizimin juvenil idiopatik artrit teşhisi var 4 yıldır. Son eklem şişmesinden sonra çocuk romatoloji uzmani haftalık metotreksat iğne önerdi, bağışiklik baskilayici bir ilaç. Her ne kadar 4 yıldır bu ilactan kacmaya calissak da son sislige ve agrilara bir care bulamayinca kullanmaya basladik.Kizimin cocukluk cağı aşılarını yaptirmamistik. Bu bagisiklik baskilayici ilaci kullanirken aşısız olmasi kızım için daha fazla risk olusturur mu? Yaptirmali miyiz aşılarını? Bağışıklıgı zayiflayacağı icin endiseleniyorum.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz