Aranızda tahine bayılan, yaz kış canı çeken var mı?
Israrla bir şeyi canımızın çekmesi, asla tesadüf değil.
Tahin hakkında yazacaklarım çok, ama kısa geçeceğim; zira vakit az.
Ramazan öncesi yetiştiremediğim için ise üzgünüm.
Öncelikle “damla sakızı” yazımı bilmeyen -veya unutan- ve midesini seven şuradan okuyabilir.
Malumunuz; mecralarda, “bu, şuna iyi geliyor” denilmesi istenmiyor; ama “ben, bunu şu nedenle kullandım” diye deneyim iletmekte sıkıntı yok. Dolayısıyla söyleyemediklerimi siz anlayın. Tahine gelince…
Tahinde şeker ve kolesterol yok. Sağlıklı yağlar, proteinler, lif, vitaminler ve mineraller gibi temel besinleri içeren bir besin deposu. Kalsiyum, magnezyum, fosfor, bakır, potasyum, manganez, folat ve selenyum gibi besinlerle dolu. Tahin aynı zamanda %20 oranında tam protein içeriyor ki bu onu sütten, soya fasulyesinden, ayçiçeği çekirdeğinden ve çoğu kuruyemişten daha iyi ve daha zengin bir protein kaynağı yapıyor. Kas tonusunu iyileştirmesi, kemik sağlığını koruması, kan basıncını düşürmesi, demir emilimini artırması, cilt sağlığını iyileştirmesi ve oksidatif stresi azalması? Batı diyetinde kalsiyum sağlayan süt ürünlerinin aksine, mukus oluşturmuyor oluşu? Yo yo, konumuz bunlar değil.
Tahin, pH seviyelerini dengelemeye yardımcı olabildiğinden (zira kendisi alkali), bazı kişiler için asit reflü semptomlarını potansiyel olarak hafifletebildiği biliniyor. Tahindeki lif, bağırsakta faydalı bakterilerin büyümesini teşvik eden bir prebiyotik görevi görüyor. Ve bittabi glutensiz.
Yağlı gıdalara, yüksek lifli beslenmeye, oksalatlara, susama hassasiyeti olanlar elbette denemesin. Herhangi bir şeyi ilk defa deneyecek olanlar, toleranslarını anlamak için daima miktarı kademeli arttırmalı, yani az ile başlamalı. Tek başına çok tüketmektense, birden fazla tarife dahil etmek en güzeli.
Bi’ sn, bi’ sn… Neyi denemesin Merih?
Evet, geldik deneyime: Duyduğum bir şeyi görmeden ikna olamayanlardanım. Tecrübeyle sabit ki midesinde yanma, yemeklerden birkaç saat sonra yoğun kaynama, göğse vuran yanma hissi, tahriş ile kısır döngüden yakınan ve PPI -ve antiasit- olmadan günü geçmeyen arkadaşım denedi. Öncesinde neler neler denemişti. Birden fazla örnek var; ama bu en barizi. Nasıl denedi? Sabahları aç karnına 1 yemek kaşığı tahin aldı ve 20 dk kadar hiçbir şey yemedi, su dahi içmedi. Bu sayede haftada 3-4 sabah PPI alırken, bu 1/7 oranına dek düştü. E maşallah diyelim ki şifası daim olsun. (PPIların ne denli tehlikeli olduğunu bilmeyen varsa, “başlı başına” nelerin “kök nedeni” olabileceğini lütfen araştırsın.)
Biliyor musunuz, -bunu denemedim geceleri yeme alışkanlığım olmadığından ama- yatmadan evvel tahin tüketilmesi öneriliyor! Çünkü tahin, triptofan açısından zengin. Triptofan, rahatlamamıza ve uyumamıza yardımcı nörotransmiterler olan serotonin ve melatonin üretmek için kullanılıyor. (Geçenlerde bebek ve çocuklara, hatta yetişkinlere, deliksiz uyku için yatmadan evvel doğal tereyağı tüketilmesinin önerildiğine dair bir video paylaşmıştım. Doğal beslenen keçi/ koyun tereyağı mesela bir çay veya silme tatlı kaşığı kadar…Doz sormayınız, bebek başka çocuk başka. Araştırmanız için yazıyorum. Tavsiyede bulunmuyorum. Uykusuz bıdığım için ben mutlaka denerdim doktoruna danışıp, o ayrı.)
Denemiş olanları yorumlara bekleriz. Denedikten sonra ise güncel yorum bekleriz.
Hatta Geldim Gördüm Etkin Okudumcuları da bekleriz; eskilerden kimler kaldı eskimeyen?
Özetle, her şeyin potansiyel faydaları farklı olduğu gibi bireysel tepkiler de farklı olabilir. Doz, sıklık ve sağlanan iyilik hali daima kişiye özeldir. Araştıralım elbette, ama asıl yanıtı bedenimiz verir. Neticede hepimiz, kendi bilinç seviyemizle, elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz. Şifa olsun o halde seçtiğimiz yollar, gereçler ve gıdalar.